Zehra Bilici
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. Betonun Gölgesinde Kalan Üretim: Eskişehir’de Hayvancılığın Sessiz Çöküşü

Betonun Gölgesinde Kalan Üretim: Eskişehir’de Hayvancılığın Sessiz Çöküşü

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Bir şehir düşünün: Eğitimde marka, sanayide güçlü, sosyal yaşamda cazip. Türkiye’nin gözde şehirlerinden biri: Eskişehir. Fakat bu kentleşme başarısı, beraberinde büyük bir sorunu da sürüklüyor: Kırsal üretimin, özellikle hayvancılığın hızla silinmesi.

Bir zamanlar Eskişehir’in birçok köyünde sabahları traktör sesleri yankılanır, ahırlardan yükselen hayvan sesleri yaşamın doğal ritmini oluştururdu. Bugün ise bu sesler, yerlerini yüksek katlı binaların gölgesine, zincir marketlerin sessizliğine ve betona bırakıyor.

Neden Hayvancılık Geri Çekiliyor?
Hayvancılık sadece “kırsalda yapılan bir iş” değil, aynı zamanda bir toplumun gıda güvenliğinin ve ekonomik çeşitliliğinin temelidir. Ancak Eskişehir’de bu temel sarsılmakta. Sebepler çok açık:
Kentleşme ve imar baskısı: Şehir büyüdükçe tarım ve mera alanları daralıyor. Alpu, Mahmudiye, Seyitgazi gibi ilçelerde dahi konut ve sanayi yatırımları baskın hale geldi.

Genç nüfusun köyde kalmaması: Üniversite kenti olan Eskişehir’de eğitimli gençler üretici olmak yerine, şehirde masa başı iş arıyor. Köylerde yaş ortalaması artarken, hayvancılık yapan el sayısı azalıyor.
Yüksek maliyetler: Yem, ilaç ve bakım giderleri hayvancılığı kârsız hale getirdi. Devlet destekleri var ama bürokratik süreçler ve yetersiz planlama üreticiyi yıldırıyor.

Koku şikâyetleri, alan yetersizliği: Merkez çevresinde hayvancılık yapmak neredeyse imkânsız. Çünkü modern şehir hayatı ile hayvancılık artık “çelişiyor” gibi algılanıyor.

Betonla Gelen Konfor, Açlıkla mı Sonlanacak?
Eskişehir’in gelişimi elbette sevindirici. Ancak bu gelişme yerli üretimi dışlayarak sürdürülebilir olabilir mi?
Bugün Eskişehir’de tüketilen süt, peynir ve etin önemli bir bölümü başka şehirlerden geliyor. Kendi kendine yeten bir kent olmaktan uzaklaşıyoruz. Kentte yaşayanlar belki bunu fark etmiyor ama üretim azaldıkça, gıda fiyatları arttıkça fark edecekler.

Ne Yapmalı?

  1. Mera alanları korunmalı ve hayvancılık bölgeleri yeniden planlanmalı.
  2. Genç üreticiler desteklenmeli, hayvancılığı tercih edilebilir kılacak teşvikler artırılmalı.
  3. Kırsal turizmle entegre hayvancılık modelleri (ekolojik çiftlikler, deneyim alanları) geliştirilmeli.
  4. Şehir-kırsal arasında gıda tedarik köprüleri kurulmalı; şehir halkı yerel üreticiyle doğrudan buluşmalı. Son Söz: Hayvancılık Geçmişin Değil, Geleceğin Mesleğidir
    Eskişehir’in marka bir şehir olması kıymetlidir. Ancak bu marka, üretmeden sürdürülebilir olamaz. Tüm Türkiye için bir model olması gereken Eskişehir, kentleşme ile birlikte üretimi de barındırabilen dengeli bir yapıyı kurmak zorunda. Aksi takdirde, sadece estetik binalar içinde yüksek fiyatlı gıdalarla yaşamaya mahkûm oluruz.
    Beton yükselirken ahır çökerse, şehir sadece büyür ama gelişemez.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Medyabir Haber Ajansı ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!