Zafer Özcivan
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. Zenginlerin Ülkesine Dönüşen Türkiye

Zenginlerin Ülkesine Dönüşen Türkiye

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Türkiye, 2024 yılında dolar milyoneri sayısını en hızlı artıran ülke oldu. İsviçre merkezli UBS Bankası’nın yayınladığı küresel servet raporuna göre, sadece bir yıl içinde Türkiye’de yaklaşık 7 bin yeni kişi daha dolar milyoneri oldu. Toplam sayı 68 bine yaklaştı. Ancak bu “parlak” başarı, halkın genel refahına yansımadı. Tam tersine, ülkedeki ortalama servet reel bazda yani enflasyondan arındırılmış haliyle %21 azaldı. Yani özetle: birkaç bin kişi daha servetine servet katarken, milyonlar geriye gitti.

%8,4 oldu. Yani dünya ortalamasının yedi katı! Türkiye bir yılda yaklaşık 7 bin yeni milyoner kazanarak bu alanda dünya birincisi oldu.

Ancak aynı raporda şu da açıkça yer alıyor: Türkiye’de reel servet düşüşü %21 ile 56 ülke içinde en sert kaybı yaşayan ülke oldu. Ortalama servet %14,6 azalırken, halkın yarısının altında kalan bölümünü temsil eden medyan servet %21 düşmüş durumda. Bu ne demek? Türkiye’de zenginler daha zengin olurken, orta ve alt gelir grupları hızla yoksullaşmış demek.

ZENGİNLERİN TÜRKİYESİ VE GERİ KALANLAR

Türkiye’deki bu tablo, “bir avuç insanın kazanıp büyük kitlenin kaybettiği” bir yapıya dönüştüğümüzü gösteriyor. Bugün ülkede 68 bin dolar milyoneri var. Ancak bu sayı, 86 milyonluk nüfusun sadece %0,08’ine denk geliyor. Yani ülke nüfusunun binde biri bile değil. Buna karşın servetin önemli bir kısmı bu küçük grupta toplanmış durumda.

Geri kalan 85 milyondan fazlası ise borçla yaşıyor, hayat pahalılığıyla baş etmeye çalışıyor, ev alamıyor, çocuk okutamıyor, birikim yapamıyor. Bu uçurum sadece ekonomik değil, aynı zamanda sosyal ve siyasal sonuçları da olan bir çarpıklık.

UBS’in de vurguladığı gibi, servet sadece paradan ibaret değil; güç, etki, politika ve gelecek üzerinde ciddi bir belirleyici.

KARŞILAŞTIRMALAR: DÜNYADA NELER OLUYOR?

Raporda dikkat çeken bazı veriler daha var. Örneğin:

ABD, yaklaşık 24 milyon dolar milyoneriyle açık ara birinci sırada.

Çin, 6,3 milyon kişiyle ikinci sırada.

Fransa, 3 milyon milyonerle üçüncü.

Bu ülkelerdeki milyoner sayısı yüksek olsa da genel halkın refahında düşüş yok. Türkiye’de ise tam tersi bir tablo var: milyoner sayısı hızla artarken, halkın cebindeki para azalıyor.

Servet dağılımı açısından en dengeli ülkelerden biri olan İsviçre, kişi başına ortalama 687 bin dolar servetle zirvede. Onu ABD ve Hong Kong takip ediyor. Türkiye’de ise ortalama servet bu ülkelerin çok çok altında. Üstelik giderek de düşüyor.

GİNİ KATSAYISI: GELİR EŞİTSİZLİĞİNİN RAKAMSAL HALİ

Gelir dağılımı adaletsizliğini ölçen Gini katsayısında da Türkiye en kötü 9. ülke konumunda. Gini katsayısı yükseldikçe, gelir dağılımı daha adaletsiz anlamına gelir. Bu sıralama da bize, Türkiye’de servetin çok az kişide yoğunlaştığını ve halkın büyük kesiminin sistem dışına itildiğini anlatıyor.

BU TABLONUN SONU NEREYE GİDER?

UBS Baş Ekonomisti Paul Donovan, bu konuda net konuşuyor:

“Servet sadece ekonomik bir ölçü değil, aynı zamanda toplumsal ve siyasi bir güçtür. Bu yüzden servetin nasıl dağıldığı ve aktarıldığı, bir toplumun geleceğini şekillendirir.”

Bugün Türkiye’de zengin ile fakir arasındaki makas, sadece gelir farkı anlamına gelmiyor. Aynı zamanda eğitim, sağlık, fırsat eşitliği ve sosyal güvenlik açısından da dev bir uçurum oluşuyor. Bu durum sürdürülemez. Uzun vadede toplumsal huzursuzluklara, politik gerilimlere ve ekonomik kırılganlıklara yol açar.

SONUÇ: BİR AVUÇ KAZANDI, BİR ÜLKE YOKSULLAŞTI

Bu tablo bize şunu gösteriyor:

Türkiye ekonomik olarak büyüyor gibi görünebilir ama bu büyümeden herkes eşit faydalanmıyor.

Her yıl yeni zenginler ortaya çıkıyor ama bu başarı hikayesi, geniş halk kesimlerinin yoksullaşmasıyla yazılıyor.

Zenginleşen azınlık, artık ülkenin kaderini belirleyen tek aktör hâline geliyor.

Büyük çoğunluk ise giderek sesini kaybediyor, imkânlarını yitiriyor ve geleceğe dair umudunu kaybediyor.

Bu nedenle, yalnızca büyüme değil, adil büyüme hedeflenmeli. Türkiye’nin geleceği birkaç bin kişinin değil, 85 milyonun birlikte kalkınmasına bağlı.

ZAFER ÖZCİVAN

Ekonomist-Yazar

zozcivan@hotmail.com

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Medyabir Haber Ajansı ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

KAI ile Haber Hakkında Sohbet