Zafer Özcivan
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. Köyüne Dönenlere Maddi Destek

Köyüne Dönenlere Maddi Destek

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Ekonomik Koordinasyon Kurulu (EKK) geçtiğimiz günlerde yaptığı toplantıda, ülkemizin en kritik meselelerinden biri olan tarımsal üretimin sürdürülebilirliği konusunu derinlemesine ele aldı. Toplantının gündeminde ise, yıllardır konuşulan ama bir türlü yeterince hayata geçirilemeyen bir hedef vardı: Gençleri yeniden toprağa döndürmek.

Türkiye’nin tarım potansiyeli, coğrafi zenginliği ve iklim avantajları herkesin malumu. Ancak ne yazık ki, son yıllarda köyden kente göç hız kesmediği gibi, köylerde yaşayan nüfus da giderek yaşlanıyor. Üretici sayısındaki azalma, tarım alanlarının âtıl kalması ve kentte geçim derdiyle boğuşan gençlerin toprağa küsmüş olması, tarımsal sürdürülebilirlik açısından ciddi bir risk oluşturuyor.

İşte tam da bu noktada, EKK’nın aldığı kararlar dikkat çekici: Köyüne dönmek isteyen gençlere bedelsiz hazine arazisi tahsisi, düşük faizli krediler, ev yapımı ve tarımsal araç-gereç alımı için maddi destek… Kâğıt üzerinde bakıldığında, köklü bir dönüş planı gibi görünüyor. Peki, gerçekten de bu adımlar gençlerin köye dönüşünü sağlayabilir mi? Gelin, biraz daha yakından bakalım.

Gençlerin köye dönme hayalini kimler gerçeğe dönüştürebilir?

Türkiye’de özellikle 1990’lı ve 2000’li yıllarda hızla artan göç dalgası, milyonlarca genci köyünden kopardı. Bugün, şehirde doğan ve şehirde büyüyen bir kuşak var; tarımı çoğu zaman uzaktan izleyen, toprağa dokunmaktan ziyade “dizi ve belgesellerde” gören bir gençlik…

Bu gençlerin bir kısmı aslında hâlâ toprağa dönme hayali kuruyor. Özellikle pandemi döneminde, şehir hayatının stresi ve maliyetleri artınca, köye dönüş düşüncesi birçok insanın aklına düştü. Ancak gerçekte köyde yeni bir yaşam kurmanın bedeli oldukça yüksek: Arazi maliyeti, ev yapımı, modern tarım ekipmanları, pazarlama giderleri derken, genç girişimcilerin cesaretini kıran büyük bir masraf tablosu ortaya çıkıyor.

İşte burada bedelsiz hazine arazisi tahsisi gibi bir uygulama devreye giriyor. Eğer gerçekten bürokratik engellere takılmaz, adil ve şeffaf biçimde uygulanırsa; bir gencin tarıma adım atmasındaki en büyük engeli, yani “toprak” meselesini ortadan kaldırabilir.

Sadece toprak değil; kredi, ekipman ve pazar da şart

Elbette toprağa kavuşmak tek başına yeterli değil. Modern tarım yapabilmek için sermayeye, yani uygun koşullarda finanse edilecek düşük faizli kredilere ihtiyaç var. EKK’nın bu konuda da adım atacağını açıklaması, umut verici.

Bir diğer önemli detay ise, ev yapımı ve tarımsal araç-gereç alımına destek sağlanacak olması. Köyde yeni bir hayat kurarken barınma konusu büyük bir yük; özellikle de genç çiftler için. Ayrıca verimli tarım için traktör, sulama sistemi, modern ekipman gibi araçların maliyeti de çok yüksek. Bu araçlara ulaşımın kolaylaşması, gençleri köyde tutmak için kritik bir unsur.

Ancak burada da dikkat edilmesi gereken noktalar var: Kredilerin ve desteklerin geri ödemesi, miktarı, faiz oranları ve gerçekten ihtiyacı olana ulaşması… Eğer bu destekler “kâğıt üzerinde” kalır veya sadece belirli bir kesime ulaşırsa, köye dönüş projesi toplumsal bir dönüşüm yaratamaz.

Köylere sadece gençler değil; teknoloji ve vizyon da dönmeli

Dikkat çeken bir başka konu ise, EKK’nın tarımsal üretimin sürdürülebilirliği vurgusu. Tarım artık sadece toprak sürmek değil; planlı, teknolojik ve pazar odaklı bir iş kolu. Gençlerin köye dönmesi tek başına yetmez; o gençlerin bilgi ve teknolojiyi de köye taşıması gerekiyor.

Bu yüzden, destek paketlerinin eğitim, dijital tarım uygulamaları, ürünlerin pazarlanması ve markalaşması gibi alanları da kapsaması çok önemli. Gençler sadece domates, buğday veya meyve üretmekle kalmamalı; bu ürünleri doğrudan tüketiciyle buluşturabilmeli, markalaştırabilmeli ve ihracata açabilmeli.

Aksi takdirde, köyüne dönen genç çiftçi yine aracıya mahkûm olur, emeğinin karşılığını tam olarak alamaz ve kısa sürede şehirdeki hayata geri dönmeyi düşünebilir.

Peki, bu sefer olacak mı?

Türkiye’de daha önce de benzer projeler ve teşvik paketleri açıklandı. Ancak bir kısmı kâğıt üzerinde kaldı, bir kısmı ise uygulamada bürokrasiye, hatalı planlamalara veya kaynak yetersizliğine takıldı.

Bu defa EKK’nın aldığı kararlar, daha sistemli ve bütüncül bir yaklaşım izlenirse gerçekten kalıcı bir değişim yaratabilir. Gençlerin köye dönmesi, sadece tarımsal üretimin artması anlamına gelmez; köylerin yeniden canlanması, ekonomik ve sosyal hayatın güçlenmesi, kentlerin üzerindeki nüfus baskısının azalması gibi çok yönlü faydalar sağlar.

Özetle, köyüne dönenlere maddi destek projesi, doğru uygulanırsa; Türkiye’nin tarımda yeniden şahlanmasının, köylerin gençleşmesinin ve kırsal kalkınmanın anahtarı olabilir.

Son söz: Umut etmek yetmez, takip etmek şart

Bu önemli adımların başarıya ulaşması için sadece devletin değil, çiftçi birliklerinin, kooperatiflerin, sivil toplum kuruluşlarının ve medyanın da süreci yakından takip etmesi gerekiyor.

Gençlerin toprağa dönüş hikâyesi sadece bireysel bir başarı öyküsü değil; aslında Türkiye’nin geleceğiyle doğrudan ilgili bir mesele…

Bu kez umarım; kâğıt üzerindeki projeler, köy yollarında filizlenen birer gerçeklik olur. Ve bir sabah, gençlerin yeniden traktör direksiyonuna geçtiği, köy okullarının yeniden çocuk sesleriyle dolduğu o tabloyu görebiliriz…

ZAFER ÖZCİVAN

Ekonomist-Yazar

Zaferozcivan59@gmail.com

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Medyabir Haber Ajansı ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!