HAZİRAN 2025 EKONOMİK GÜVEN ENDEKSİ
Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı verilere göre Haziran 2025’te ekonomik güven endeksi, bir önceki aya göre çok sınırlı bir artış göstererek 96,65’ten 96,71’e yükseldi. Bu artış oranı yalnızca %0,1 gibi oldukça düşük bir seviyede kaldı. Görünüşte pozitif bir gelişme gibi dursa da endeks hâlâ kritik eşik olan 100’ün altında yer aldığı için, toplumun genel ekonomik gidişata güven duymadığını açıkça ortaya koyuyor.
EKONOMİK GÜVEN ENDEKSİ NEDİR?
Ekonomik güven endeksi, tüketiciler ve üreticiler başta olmak üzere ekonominin farklı aktörlerinin mevcut ekonomik duruma ve geleceğe dair beklentilerini ölçen bir birleşik göstergedir. Endeks;
Tüketici güven endeksi,
Reel kesim güven endeksi (imalat sanayi),
Hizmet sektörü güven endeksi,
Perakende ticaret sektörü güven endeksi ve
İnşaat sektörü güven endeksi
Gibi beş farklı alt bileşenden oluşur. Her biri kendi sektöründeki güven düzeyini temsil eder ve bu alt göstergelerin ortalamalarıyla ekonomik güven endeksi elde edilir.
Endeksin aldığı değerler 0 ile 200 arasında değişir. Bu bağlamda:
100’ün üzerinde değerler, ekonomiye dair iyimser beklentileri,
100’ün altındaki değerler ise, ekonomik görünüme yönelik kötümserliği ifade eder.
Haziran 2025 itibarıyla 96,71 seviyesindeki endeks, hâlâ ekonomik iyimserlik sınırının altında kalmaktadır. Bu durum, toplumun farklı kesimlerinin ekonomik sürece temkinli yaklaştığını ve ekonomik belirsizliklerin henüz aşılamadığını göstermektedir.
SEKTÖRLERDE GÜVENİN YÖNÜ FARKLILAŞTI
Haziran ayında açıklanan alt sektör verileri, ekonomiye duyulan güvenin farklı alanlarda farklı yönlerde değiştiğini ve istikrarlı bir iyileşme eğiliminin henüz yakalanamadığını gösteriyor.
Tüketici Güven Endeksi:
Mayıs’ta 84,8 olan tüketici güven endeksi, Haziran’da 85,1’e yükseldi (+%0,3).
Bu küçük artış, özellikle yaz aylarının getirdiği geçici iyimserlikle açıklanabilir. Ancak endeks hâlâ oldukça düşük bir seviyede. Bu durum, halkın alım gücünün düşük kaldığını, enflasyonun yarattığı baskının hâlâ hissedildiğini gösteriyor.
Reel Kesim (İmalat Sanayi) Güven Endeksi:
98,6’dan 98,4’e geriledi (-%0,2).
Bu sektördeki güven düşüşü, ihracat siparişlerinde daralma, girdi maliyetlerinde artış ve krediye erişim güçlükleriyle doğrudan ilişkilendirilebilir. Üretim cephesinde bir belirsizlik havası hâkim.
Hizmet Sektörü Güven Endeksi:
110,5’ten 110,9’a yükseldi (+%0,4).
Özellikle turizm sezonunun etkisiyle bu sektörde görece bir iyileşme dikkat çekiyor. Ancak kalıcı bir yükseliş için iç piyasada istikrar, tüketici harcamalarında artış gibi unsurların sağlanması şart.
Perakende Ticaret Güven Endeksi:
111,2’den 108,5’e gerileyerek (-%2,5) ciddi bir düşüş gösterdi.
Bu, en sert gerileme oldu. Vatandaşın harcamalarını kısmaya devam etmesi, fiyatlara olan duyarlılığın artması ve taksit sınırlamaları gibi uygulamalar sektör güvenini olumsuz etkiliyor.
İnşaat Sektörü Güven Endeksi:
88,4’ten 86,9’a düştü (-%1,7).
Bu sektördeki gerileme, artan maliyetler, yüksek faiz oranları ve konut kredilerindeki durgunluktan kaynaklanıyor. Ayrıca kamu yatırımlarındaki yavaşlama da inşaat sektöründeki beklentileri aşağı çekiyor.
GENEL DEĞERLENDİRME: GÜVEN ZEMİNİ HALA SAĞLAM DEĞİL
Haziran 2025 verileri, Türkiye’de ekonomik güvenin toparlanmaya çalıştığını ancak henüz kalıcı bir ivme yakalanamadığını gösteriyor. Endeksin 100’ün altında kalması hem tüketici hem üretici tarafında ekonomiye olan güvenin sınırlı ve temkinli bir şekilde sürdüğüne işaret ediyor.
Bu durumun arkasında;
Yüksek enflasyon,
Düşük alım gücü,
Krediye erişim sıkıntıları,
Yatırım ortamındaki belirsizlikler,
Faiz oranlarının yüksekliği
Gibi etkenler bulunuyor.
ÖNÜMÜZDEKİ DÖNEM NE GETİREBİLİR?
Ekonomik güvenin yeniden tesis edilmesi için önümüzdeki süreçte;
Enflasyonla mücadelede kararlı ama dengeli adımlar atılması,
Tüketici üzerindeki vergi ve fiyat baskılarının azaltılması,
Reel sektörün üretim ve ihracat kapasitesinin desteklenmesi
Gerekiyor.
Aksi takdirde, bugün 96,71 olan ekonomik güven endeksi yine aşağı yönlü dalgalanmalara açık hale gelebilir. Bu da yatırım iştahını baskılayarak büyüme üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir.
SONUÇ OLARAK
Ekonomik güven endeksinde yaşanan hafif artış, yüzeysel bir iyileşmeden ibaret. Türkiye ekonomisinde güvenin kalıcı olarak güçlenmesi için halkın cebine yansıyan net ve sürdürülebilir iyileşmelere ihtiyaç var. Aksi halde bu güven, en ufak dalgada yeniden zedelenecek kırılgan bir zeminde kalmaya devam edecek.
Kaynak: TÜİK