Zafer Özcivan
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. ABD’den Rusya ile Ticaret Yapanlara 0 Gümrük Vergisi

ABD’den Rusya ile Ticaret Yapanlara 0 Gümrük Vergisi

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Yaptırımların Yeni Yüzü: Ekonomik Ceza Mekanizması

ABD yönetimi, Rusya’nın Ukrayna’daki işgalini sürdürmesi ve küresel enerji ile savunma dengesini tehdit eden faaliyetlerini gerekçe göstererek çok sert bir ekonomik karar aldı: Rusya ile doğrudan ya da dolaylı ticaret yapan ülkelere ve firmalara %100 oranında gümrük vergisi uygulanacak. Karar özellikle petrol, doğal gaz, metal ve stratejik hammaddeleri kapsıyor. Washington’un bu adımı, yalnızca Moskova’yı değil, Rusya ile ticareti sürdüren ülkeleri de hedef alıyor.

Bu karar, aslında “ikincil yaptırımlar” paradigmasının bir devamı niteliğinde. ABD daha önce İran ve Kuzey Kore ile ticaret yapan ülke ve şirketlere yönelik benzer uygulamalar yapmıştı. Ancak bu kez fark, uygulanan vergi oranının çok sert olması (%100) ve etki alanının oldukça geniş tutulması. Yani bu sadece bir diplomatik sinyal değil, doğrudan ticaret kanallarını tıkamaya yönelik bir hamle.

ABD’nin bu stratejik kararı, jeopolitik gerilimlerin artık sadece savaş ve diplomasiyle değil, gümrük tarifeleri üzerinden de yürütüldüğünü net biçimde ortaya koyuyor. Beyaz Saray, özellikle Çin, Hindistan, Türkiye ve bazı Avrupa ülkelerine dolaylı bir mesaj vermeyi amaçlıyor: “Rusya ile iş tutarsanız, bedelini ödersiniz.”

Hedef Sadece Rusya mı? Küresel Dengeleri Sarsabilecek Bir Dalga

ABD’nin açıkladığı %100 vergi kararı aslında yalnızca Moskova’yı değil, ona ekonomik anlamda nefes borusu olan ülkeleri de hedef alıyor. Örneğin Hindistan, Rusya’dan uygun fiyatlı petrol almaya devam ederken, bu hamleyle ABD-Hindistan ilişkilerinde ciddi bir gerilim doğabilir. Aynı şekilde, Türkiye’nin Rusya ile doğal gaz ticareti, tarım ürünleri ve turizm gibi alanlarda yoğun ekonomik ilişkileri bulunuyor. Bu karar, Türkiye’nin ihracat zincirini de dolaylı olarak etkileyebilir.

Avrupa için de tablo karmaşık. Almanya, Polonya ve Macaristan gibi ülkeler, savaşın başlarında Rusya ile ticareti azaltmış olsa da bazı sektörlerde dolaylı tedarik kanalları hâlâ açık. ABD, bu kararla Avrupa’yı yeniden sıkı yaptırımlar çizgisine çekmeye çalışıyor olabilir. Ancak bu yaklaşım, ABD ile AB arasında ekonomik çıkar çatışmalarını da tetikleyebilir.

Kararın bir diğer önemli etkisi ise küresel tedarik zincirlerinde kırılmalar yaratması. Rusya, nikel, titanyum, alüminyum, gübre ve diğer pek çok kritik ham maddenin önemli tedarikçilerinden biri. Bu maddeler Çin, Hindistan ve Türkiye gibi ülkeler üzerinden dolaylı biçimde Batı pazarlarına ulaşabiliyordu. Şimdi bu zincir ciddi şekilde kırılabilir ve fiyatlar artabilir. Yani ABD’nin hamlesi, sadece bir yaptırım değil, aynı zamanda küresel emtia piyasalarında yeni bir sarsıntının habercisi.

Siyasi Baskı mı, Yeni Ticaret Normları mı? ABD’nin Yeni Oyunu

Bu karar, sadece bir ekonomik yaptırım değil, aynı zamanda ABD’nin küresel ticaret üzerindeki politik otoritesini yeniden tesis etme çabası olarak da okunabilir. Küreselleşme çağında ABD artık sadece siyasi değil, ekonomik kararlarla da blok oluşturuyor. Tıpkı Çin’e uygulanan çip vergisi gibi, bu da yeni nesil bir “ticaret baskısı” stratejisi.

Ancak bu strateji ters tepebilir. ABD’nin uyguladığı bu tarz sert vergiler, Çin, Hindistan ve Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeleri kendi aralarında alternatif ticaret koridorları oluşturmaya itebilir. Çin’in öncülük ettiği BRICS+ yapısı ya da “küresel güney” ittifakları, bu kararı gerekçe göstererek daha bağımsız ekonomik sistemler kurma sürecine girebilir. ABD’nin dolaylı biçimde cezalandırdığı ülkeler arasında artan yakınlaşma, Washington’un küresel liderliğini daha da zorlayabilir.

Ayrıca bu karar, ABD’nin iç kamuoyunda da yankı bulacak. Petrol ve emtia fiyatlarında olası artışlar, enflasyonla mücadelede yeni sorunlar doğurabilir. Özellikle ABD’deki sanayi ve tarım sektörleri, bu kararın ithal girdiler üzerindeki etkisinden doğrudan zarar görebilir.

Sonuç olarak ABD’nin Rusya ile ticaret yapanlara karşı %100 vergi kararı, sadece bir dış politika manevrası değil, aynı zamanda ekonomik egemenlik iddiasının çok sert bir göstergesidir. Ancak bu sertliğin karşısında küresel ekonomi daha fazla ayrışabilir, yeni ticaret blokları doğabilir. Yani Washington’un bu hamlesi, dünya ekonomisinde yeni bir sayfa açmakla kalmayıp, aynı zamanda eski sayfaların da hızla kapanmasına neden olabilir.

Son Söz:

ABD’nin bu radikal ticaret kararı hem bir güç gösterisi hem de riskli bir kumar. Artık sadece tanklarla değil, tarifelerle de savaş veriliyor. Ekonomik cepheler genişledikçe, ülkeler arasında çizilen yeni sınırlar sadece haritalarda değil, ticaret yollarında da şekilleniyor.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Medyabir Haber Ajansı ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!