Dr. Hamid Şehanegi
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. Rusya Ukrayna Savaşında “Garanti” Çağı

Rusya Ukrayna Savaşında “Garanti” Çağı

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Kiev ile Moskova arasında savaş dördüncü yılına girerken, sahada mermiler kadar masada kelimeler de ağırlaşıyor: garanti, denetim, rıza. Washington’da fotoğraflar verildi, vaatler dillendirildi; ama bugün geldiğimiz yer, ABD’nin “doğrudan arabuluculuğu”ndan ziyade Avrupa’nın omuzlayacağı bir güvenlik mimarisine işaret ediyor. Başkan Trump, “24 saatte bitiririm” iddiasından geri adım atarak, önce Putin–Zelenskiy ikili görüşmesi, ardından olası bir üçlü format fikrine dönmüş görünüyor. Zamanlama belirsiz; Beyaz Saray kamu diplomasisinden çok arka kanal yürütüyor.

Bu çerçevede ABD’nin yeni kırmızı çizgisi net: Amerikan kara birliği yok; gündemde olabilecek şey hava desteği ve istihbarat. Başkan Yardımcısı JD Vance, “yükün aslan payını Avrupa almalı” diyerek güvenlik garantilerinde finansal ve askeri liderliğin kıta Avrupası’na geçmesi gerektiğini yüksek sesle dile getirdi. Londra–Paris hattı da “gönüllüler koalisyonu” formatında bir paket örüyor. Kiev ise “Putin’le masaya oturmadan önce metne dökülmüş, ölçülebilir garantiler” istiyor.

Moskova kanadı, olası zirveyi “müzakerelerin en son aşaması” olarak görmek ve Batı garantilerinde veto etkisi talep etmek gibi şartlar ileri sürüyor. Bu, 2022’deki BM Güvenlik Konseyi güvenceleri taslağının tozlu raflardan indirilmesi anlamına geliyor ve Avrupa başkentlerinde güven üretmiyor. Kremlin “bensiz mimari kurulamaz” derken, Kiev “egemenlik ve toprak” başlığında geri adımı baştan reddediyor.

Sahada tablo: Rusya Donetsk ekseninde düşük yoğunluklu ilerleme arayışını sürdürürken, Kherson yönünde denemeler sonuçsuz. Ukrayna şehirlerine dönük dalgalar halinde enerji ve sivil hedefli saldırılar haber akışını belirliyor; Kostiantınivka’daki can kayıpları ve son geniş çaplı saldırıların altyapıyı vurması, “ateşkes ufku”nun neden uzak olduğunu anlatıyor. Kara–deniz hattında sinir ucu hâlâ Kırım Köprüsü. 3 Haziran’daki sualtı patlatma girişimi iddiası sonrası FSB’nin “yeni bir saldırıyı engelledik” açıklamaları köprünün psikolojik ve lojistik değerini yeniden hatırlatıyor. Bu, Karadeniz’de sigorta maliyetlerinden tahıl koridoru beklentilerine kadar her şeyi etkileyen “gri bölge” baskısı yaratıyor.

Jeopolitik vitrinin arkasında rakamlar da tartışmanın parçası: Trump’ın “ABD, Avrupa’dan katbekat fazla yardım verdi” söylemi verilerle çelişiyor; Avrupa’nın toplam taahhüdü daha yüksek. Washington’da ayrıca, Ukrayna’ya dönük yardımın bağımsız denetimlerinin kısılması israf ve suiistimal riskini büyütüyor eleştirileri var. Bu detaylar, Kiev’in talep ettiği uzun vadeli ve denetlenebilir garantilerin neden kritik olduğunu gösteriyor.

Resmin bütününde iki çıpa görülüyor: (1) Cephe gerçeği—yavaş, yıpratıcı, maliyetli. (2) Masadaki mimari—Avrupa ağırlıklı, ABD’nin “uzaktan güç” seçeneğiyle desteklenen, ama Rusya’nın veto ısrarı yüzünden kırılgan. Bu nedenle bugün en rasyonel hedef, “büyük barış”ın sihirli formülü değil; denetlenebilir ateşkes + katmanlı güvenlik garantileri + ihlal halinde otomatik yaptırım/yardım tetikleyicileri. Aksi takdirde her zirveden sonra sirenler yine çalacak.

Köşe notu: Haritaları tanklar çizer, ama barışı kurumlar kazır. Eğer garantiler ölçülebilir, finansmanı şeffaf ve ihlali yaptırıma bağlı değilse, metin kağıt üzerinde kalır; toplumlar güven duymaz, liderler taahhüt tutmaz. Bugün eksik olan, işte bu kurumsal ciddiyet ve ortak gerçekliktir.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Medyabir Haber Ajansı ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!