TOPLUM ÇALIŞMALARI ENSTİTÜSÜ…
“Siyasete” dair bir anket çalışması yaparak, verilerini de açıklamış:
AK Parti, oylarının yarısını ev kadınlarından alıyormuş.
Buna göre, AK Parti’nin oylarının her şeye rağmen %30’un altına inmediği belirtilmiş, çalışmada.
Yüzde 28’lik “ev kadını” grubunun %49’u, AK Parti’ye oy vereceğini ifade etmiş.
Yüzde 18,7’lik “emekliler” grubunun %21’i, AK Partiye oy vereceğini belirtmiş.
Yüzde 3,8’lik “öğrenci” grubunun %23,7’si, AK Parti’ye oy vereceğini ifade etmiş.
Çalışmayı yapanlara göre, AK Parti’nin oy potansiyelinin %30’un altına düşmediği ifade edilmiş.
MESLEK GRUPLARININ BİR SONRAKİ SEÇİMDE OY VERECEĞİ PARTİLER (%)
| AKP | CHP | DEM | MHP | İYİ P | DİĞER | |
| Emekli | 21,1 | 40,5 | 5,6 | 10,6 | 13,4 | 8,7 |
| Ev kadını | 49,0 | 26,2 | 8,0 | 5,6 | 3,4 | 7,8 |
| Öğrenci | 23,7 | 36,3 | 4,4 | 4,7 | 3,4 | 27,6 |
| Kendi hesabına çalışan | 29,7 | 21,1 | 15,3 | 12,7 | 3,5 | 17,6 |
| Kamu sektöründe işçi | 33,6 | 21,7 | 22,9 | 7,0 | 3,0 | 11,9 |
| Özel sektörde işçi | 26,8 | 26,2 | 8,3 | 11,0 | 3,6 | 24,2 |
| Devlet memuru | 35,4 | 25,8 | 8,1 | 8,1 | 0,0 | 22,7 |
| İşsiz | 30,5 | 34,7 | 16,6 | 6,5 | 0,0 | 11,8 |
| Diğer | 25,8 | 23,1 | 18,1 | 17,5 | 3,3 | 12,2 |
KAYNAK: (Cumhuriyet gazetesi, baskılı sürüm, 06.11.2025)
Belki bana tekrar kızacaklar ama anlayamadığım hususlar var, özellikle “işsiz” kitlelerin hâlen AK Parti’ye teveccüh etmelerini nasıl yorumlamak gerekiyor, bilmiyorum.
Zenginin daha da zenginleştiği…
Vahşi kapitalist düzende “çocuk işçilerin” yaşamlarını kaybettikleri… İş güvenliği ve işçi sağlığının bir türlü olması gereken düzeylere yükseltilemediği…
Bu gençlerimizin acaba beklentisi nedir bilmiyorum?
Sendikacılığın ve sendikal faaliyetlerin etkisiz ve silik bir hâle getirildiği gerçekliğinde… Düşünsenize, Asgari Ücret Tespit Komisyonuna işçi konfederasyonları katılmayacaklarını beyan ediyorlar. Gençler ve işsizlerin hâli ortada…
Çoğu iş bulamıyor… Ya çetelerin kıskacında… Ya da kahvehane ortamlarında pineklemekteler.
Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) Başkanı Sayın Raci Kaya ne demiş, bir bakalım…
“Eskiden 50 yaşında ölüyorduk, bugün ortalama yaşam süresi 78’e çıktı. EYT sonrası emekli sayısı 3 milyon arttı.”
Emekli maaşlarının düşüklüğünden sonra yapılan bir değerlendirmede bu cümleler söylenmiş. Esasında, sevinmemiz gerekiyor, ortalama yaşam süremiz artıyor ne var bunda? Yani, insanlar, “ikinci baharını” göremeden veya yaşayamadan bu dünyadan göçsünler mi? Bugün, Türkiye’de doğru düzgün üretim yapmadan “paradan para” kazanarak, servetlerine servet katan insanların nasıl varsıllaştıklarını görebiliyorken…
Devlet harcamalarının her nedense tasarrufa takılmadan “bol kepçeden” sürdürüldüğü biliniyorken… Tasarruf yapın genelgelerinin demek ki hiçbir caydırıcılığı yok. Neden? Neden olacak, hukuk devletinden eser kalmadığından.
Üretim yerine tüketimin özendirildiği, daha fazla para kazanarak zenginleşmek için “eğitimin” pek öneminin olmadığının yavaş yavaş gençlerin kafalarına yattığı bir dönemde…
Bakıyorum da…
Emekli de işçi de işsiz de hâlen umutlarını iktidar partisinden yana koruyabilirken…
Birileri, hâlen savunma sanayiinden dem vurmakta.
Ne yazayım, bilmiyorum…
Memleketin sosyo-ekonomik durumu ortadayken.
