ETKİLİ İLETİŞİM HAYAT KURTARIR.
ARİSTO’NUN İKNA SANATI SIRLARI
Bir bireyin sesi, milyonları etkileme gücüne sahip olabilir.
İkna kabiliyeti, hayatın her alanında insanları etkileyerek yönlendirme gücüne sahiptir. Sadece kelimeleri doğru kullanmak yeterli değildir; stratejik bir ifade tarzı eklenerek hayat çok daha basit hale gelebilir.
Bazen havadaki gerilim, bir ikna sanatçısının ustalığıyla uzlaşmaya dönüşür. İkna sanatı ile duygusal bağlar kurularak insanların ruhunun derinliklerine inilebilir. İkna, toplumsal normları ve gelenekleri şekillendirerek kitleleri peşinden sürükleyebilir.
Batı felsefesinin en etkili düşünürlerinden biri olan Aristo, iletişim, ikna ve dilin doğası üzerine Retorik sanatını geliştirerek bize önemli stratejiler sunmuştur. Aristo’nun retoriği, bireylerin hedef kitlelerini düşündükleri gibi hareket etmeye ikna etmeleri için çeşitli taktikler ve stratejiler geliştirmelerine olanak tanır.
İşte Aristo’nun retorik teknikleri:
ETHOS (Karakter)
İkna sürecinde konuşmacının güvenilirliği ön plana çıkar. İletişimci, dinleyiciye güven vermelidir. Güvenilirliğini artırmak adına dinleyici ile ortak bağ kurarak veya uzmanlığını ön plana çıkararak etkili olabilir.
Bir doktor, hastalarına tedavi önerirken kendi bilgisine ve deneyimine dayanarak güvenilirlik oluşturur. Eğer doktor, yıllarca süren eğitim ve deneyimden sonra bu mesleği yapıyorsa, hastalar onun önerilerine daha fazla güvenir. Doktorun etik değerleri ve hastalarının sağlığını ön planda tutması, onun Ethos‘unu güçlendirir.
Bir politikacı, seçmenlere hitap ederken geçmişteki başarılarından ve etik duruşundan bahsedebilir. Eğer bu politikacı dürüstlüğüyle biliniyorsa, seçmenler onun vaatlerine daha fazla inanma eğiliminde olacaktır. Burada politikacının Ethos‘u, geçmişteki eylemleri ve kamuoyundaki imajı ile şekillenir.
Bir düşünceyi savunurken konu ile ilgili uzmanlık alanınızı veya aldığınız bir eğitimi örnek verebilirsiniz
PATHOS (Duygular)
İkna sürecinde dinleyicilerde belirli duygular uyandırılarak onları etkileme yöntemi kullanılır. Empati kurma, mutluluk, üzüntü, korku gibi duygular olayla ilgili anlatılan bir hikâye ile dinleyiciye duygusal bir gözlem sunma imkânı verir. Pathos, sadece bireysel duyguları değil; toplumsal adalet, eşitlik veya haklar gibi kolektif duyguları hedef alarak da kendi tezini güçlendirebilir.
Bir sosyal adalet konulu konferansta, konuşmacı toplumsal sorunları ve mağdurların hikâyelerini paylaşarak dinleyicilerin duygularına hitap edebilir:
“Birçok insan, ayrımcılık ve adaletsizlik nedeniyle hayatta kalma mücadelesi veriyor. Onların hikâyelerini duyduğunuzda, belki de kendi yaşamınızda hiç karşılaşmadığınız zorluklar olduğunu anlayacaksınız. Birlikte hareket edersek, bu adaletsizlikleri sona erdirebiliriz.”
Günlük hayatınızda herhangi bir iletişimde karşı tarafı ikna etmek için konuyla ilgili empati kurmasını isteyebilirsiniz.
LOGOS (Akıl Yürütme)
Logos, mantık ve akıl yürütme ile desteklenen argümanlardır. Dinleyicilere veya okuyuculara sunulan veriler, istatistikler ve mantıklı sonuçlar, düşüncelerini şekillendirmede önemli bir rol oynar. Aristoteles’in Logos kavramı, etkili iletişimin temel bileşenlerinden biridir.
Bir beslenme uzmanı, sağlıklı beslenmenin önemini anlatırken Logos kullanabilir:
“Araştırmalar, dengeli bir diyetin kalp hastalığı riskini %30 oranında azalttığını göstermektedir. Ayrıca, yeterli sebze ve meyve tüketimi, obezite oranlarını düşürmekte ve genel sağlığı iyileştirmektedir. Örneğin, günde en az 5 porsiyon sebze ve meyve tüketen bireyler, kalp hastalıklarından daha az etkilenmektedir.”
Bu örnekte, istatistikler ve araştırma sonuçları kullanılarak sağlıklı beslenmenin faydaları mantıklı bir şekilde sunulmaktadır.
Bir çevre aktivisti, iklim değişikliğinin etkilerini açıklarken mantıksal argümanlar ortaya koyabilir:
“İklim değişikliği, son 100 yılda ortalama sıcaklıkların 1,2 derece yükselmesine neden oldu. Bu durum, deniz seviyelerinin yükselmesi ve aşırı hava olaylarının artması gibi sonuçlar doğuruyor. Bilim insanları, sera gazı emisyonlarının bu durumun başlıca nedeni olduğunu ve fosil yakıt kullanımının azaltılmasının acil bir gereklilik olduğunu vurguluyor.”
İletişim esnasında savunduğunuz konu ile ilgili istatistik bilgiler sunabilirsiniz veya bilimsel örnekler verebilirsiniz. Tabii konu ile ilgili bilimsel bir veri ile ilgili bilginiz yoksa bilimin de yaklaşık olanı savunduğunu, belki bir gün bu konuyla ilgili bir çalışma yapılabileceğini dile getirebilirsiniz.
Sonuç olarak, Retorikte asıl amaç sadece bilgi vermek değil; dikkat çekmek, duyguları harekete geçirmek, verilen mesajı güçlendirmek ve karşılıklı etkileşim yaratmaktır. Retorik sorular, provoke edici bir etki oluşturmak ya da anlatımı daha çarpıcı hale getirmek için tercih edilir.
