Bazı sabahlar vardır, uykudan kalkarsınız ama sanki hiç uyumamışsınız gibidir. Baş ağrısı, halsizlik, sinirlilik… Gün boyu sürer gider. Çoğu kişi bunun sebebini stres, yorgunluk ya da “kötü uyku” olarak görür. Oysa bazen işin aslı çok daha derindedir: Uyku apnesi.
Bu rahatsızlık, uyku sırasında solunumun kısa sürelerle durması anlamına gelir. Kulağa basit geliyor olabilir ama değil. Uyku apnesi; kalp hastalıklarından yüksek tansiyona, unutkanlıktan depresyona kadar birçok ciddi sağlık sorununu tetikleyebilir. Dahası, kişi çoğu zaman bu durumu fark etmez bile.
İşte bu noktada Bakü’de önemli bir adım atıldı. LOR Hospital, geçtiğimiz günlerde modern bir Uyku Laboratuvarı hizmetini hayata geçirdi. Azerbaycan’da bu alanda profesyonel ölçüm ve tedavi sunan sayılı merkezlerden biri olması, ülke adına gerçekten gurur verici bir gelişme.
Laboratuvarda hastalar, bir gece boyunca konforlu bir ortamda uyurken, gelişmiş cihazlar solunumlarını, kalp atışlarını, beyin dalgalarını, oksijen seviyesini ve kas hareketlerini anbean kaydediyor. Sabah olduğunda, uzman hekimler bu verileri analiz ederek kişiye özel bir tedavi planı oluşturuyor.
Gerektiğinde CPAP cihazı (uyku sırasında hava yolunu açık tutan basınç sistemi) ile tedavi uygulanıyor ya da cerrahi çözümler öneriliyor.
Bu tür merkezlerin açılması, Azerbaycan sağlık sisteminde “önleyici tıp” anlayışının giderek güçlendiğini gösteriyor. Çünkü uyku apnesi sadece bir uyku sorunu değil, sessizce ilerleyen bir sağlık riski.
Benim en çok dikkatimi çeken nokta şu oldu: Artık Bakü’de yaşayan insanlar bu konuda tanı almak için yurtdışına gitmek zorunda değil. Uluslararası standartlarda bir uyku analizi ve tedavi hizmeti, artık şehrin kalbinde, LOR Hospital’da mümkün.
Uyku, hayatın en temel ihtiyacı. Onu kaybettiğimizde sadece dinlenme değil; enerji, hafıza ve ruh dengemiz de bozuluyor.
Belki de sağlıklı bir yaşamın ilk adımı, “iyi bir gece uykusunu” yeniden keşfetmekten geçiyor.
Uykusuz geçen gecelerin yerini huzurlu sabahların alması dileğiyle…
