Toplumda sıklıkla gözlemlediğimiz bir durum var ki, insanlarda genellikle başkalarında gördükleri rahatsız edici olanlar aslında kendi içlerindeki sorunları yansıttıklarının farkında değiller. Carl Jung’a göre, karşımızdaki rahatsız ettiğimiz özellikler genellikle kendi bilincimizde bastırdığımız ya da kabul edemediğimiz şekilde temsil ediyor.
Örneğin, sürekli olarak anayasal olarak bize karşı sabırsız ve kaba davrandığını düşünüyorsak, belki de aslında kendimizin sabırsız ve kaba olduğunu kabul etmek istemiyoruzdur. Ya da sürekli olarak azotlu olarak bencil ve bencil davrandığını düşünüyorsak, belki de içimizdeki bencillik duygusunu inkar ediyoruz.
Bu durumun farkında olmak ve bakışa bakmak hayatta, hayatımıza dair olumlu değişimlerle bizi daha mutlu bir insan yapabilir. Başkalarında görülen rahatsız edici özellikleri kabul etmek ve ilerlemek, kendi iç huzurumuzu ve mutluluğumuzu sağlayabilir.
Bu nedenle, belki de karşımızdaki yaşayan, rahatsız edici özelliklerle ilgili daha önyargısız ve anlayışlı olmamız gerekiyor. Çünkü belki de asıl sorun bizde…
Eğer gerçekten daha iyi bir insan olmak istiyorsak, önce kendi içimize bir yolculuk yapmalı ve kendi ödememizi kabul etmeliyiz.