Ankara’nın sosyal, kültürel ve diplomatik hayatına yön veren Ankara Cemiyeti’nin lideri Ali Atay ile gerçekleştirdiğimiz bu özel röportajda, başkentin nabzını tutan projeleri, uluslararası iş birliklerini ve topluluğun geleceğe dair vizyonunu konuştuk.
Ankara Cemiyeti’nin misyonu ve vizyonu nedir?
Başkentte sosyal, kültürel ve diplomatik hayatı şekillendirme hedeflerinizi nasıl tanımlarsınız?
”Misyonumuz,Ankara Cemiyeti; başkent Ankara’da sosyal, kültürel ve diplomatik yaşamı daha katılımcı, daha dinamik ve daha görünür hale getirmek amacıyla kurulmuş, bağımsız ve çok disiplinli bir oluşumdur.
Misyonumuz, bireyleri yalnızca izleyici konumundan çıkararak, onları etkin katılımcı haline getirmek; başkentteki kültürel ve diplomatik potansiyeli toplumsal faydaya dönüştürmektir.
Toplumun farklı kesimlerini bir araya getirerek, başkent Ankara’nın kültürel dokusunu güçlendiren, uluslararası bağlarını pekiştiren ve gençlere yön veren bir platform oluşturmayı hedefliyoruz.
Bu vizyon üç temel sütun üzerine kuruludur:
1. Diplomatik Etkileşim:
Başkentteki 60’tan fazla diplomatik misyon ve uluslararası temsilcilikle kurduğumuz güçlü ilişkiler sayesinde, Cemiyet üyeleriyle bu çevreler arasında doğrudan temas kurulmakta; böylece diplomasi sadece devletler arası değil, toplumlar arası bir köprü haline gelmektedir.
2. Kültürel Diyalog ve Çok Seslilik:
Farklı milletlerden temsilcilerin, sanatçıların, düşünce insanlarının ve kültürel aktörlerin bir araya geldiği buluşmalar sayesinde başkentte çok katmanlı bir kültürlerarası etkileşim zemini oluşturulmakta; bu alan bireylerin dünyayı daha yakından tanımasına olanak sağlamaktadır.
3. Küresel Temsil: Ankara’da oluşan modelin benzerlerini yurt dışındaki başkentlerde hayata geçirmek, Ankara Cemiyeti’nin vizyonunu genişletmektedir. Bu doğrultuda yeni temsilcilikler, kardeş topluluklar ve uluslararası platformlarda varlık gösterme adımları atılmaktadır.”
Ankara Cemiyeti’nin büyükelçilikler ve uluslararası kuruluşlarla iş birliği süreçleri nasıl işliyor?
”Ankara Cemiyeti, başkentteki diplomatik misyonlarla yürüttüğü iş birliklerini kısa vadeli protokol ilişkilerinin ötesine taşıyarak, uzun vadeli kültürel ve sosyal ortaklıklara dönüştürmeyi amaçlar.
Bu süreç üç temel adımda işler:
1. Temas ve Diyalog:
Diplomatik misyonlarla ilk temaslar, karşılıklı güvene dayalı bir zemin üzerine kurulur. Cemiyet olarak temsilcilerle doğrudan iletişim kurar, karşılıklı ilgi alanlarını ve iş birliği potansiyelini tespit ederiz.
2. Proje Tasarımı:
Her elçilik veya uluslararası kurumla yürütülecek projeler, o ülkenin kültürel mirası, diplomatik öncelikleri ve Ankara’daki temsil biçimi dikkate alınarak özel olarak tasarlanır. Bu projeler tek bir etkinlikten ibaret değil; çoğu zaman çok aşamalı ve sürdürülebilir bir yapıya sahiptir.
3. Uygulama ve Saha Etkileşimi:
Planlanan faaliyetler, Cemiyet üyelerinin aktif katılımı ve hedef ülke temsilcilerinin katkısıyla gerçekleştirilir. Her etkinlik bir öğrenme alanı, her proje ise yeni bir kültürel temas noktasıdır.”
Ankara Cemiyeti, diplomatik misyonlarla hangi tür ortak etkinlik ve projeleri yürütüyor?
”• Kültür Günleri & Tematik Etkinlikler: Her ülkenin kendi kültürel özelliklerine göre hazırlanan müzik dinletileri, geleneksel sunumlar, edebiyat buluşmaları ve mutfak tanıtımlarıyla başkentte çok sesli bir atmosfer oluşturulmaktadır.
• Kapalı Devre Diplomatik Buluşmalar: Cemiyet üyeleri ile diplomatik temsilcilerin küçük gruplarla bir araya geldiği özel kahvaltılar, çay sohbetleri ve masa toplantıları aracılığıyla doğrudan diyalog imkânı yaratılmaktadır.
• Uluslararası Gençlik Programları: Genç katılımcılar için hazırlanan eğitim, vizyon geliştirme ve yurtdışı gezileri içeren özel programlar ile kültürel farkındalık ve diplomatik yetkinlik kazandırılmaktadır.
• Büyükelçilik Resepsiyonları ve Ortak Kutlamalar: Özel günlerde düzenlenen törenler, resepsiyonlar ve kültürel şölenler ile farklı ülkelerin ulusal değerleri Ankara’da temsil edilmekte, uluslararası dostluk ve görünürlük desteklenmektedir.”
Sosyal Ankara etkinlikleriniz farklı kültürleri bir araya getirme konusunda nasıl bir rol oynuyor?
”Sosyal Ankara, Ankara Cemiyeti’nin başkentte yürüttüğü en özgün sosyal etkileşim programıdır. Bu etkinlik serisi; kültürel etkileşim, toplumsal buluşma, gündelik sosyalleşme ve diplomatik temasları aynı zeminde birleştirerek, farklı kültürleri, farklı meslek gruplarını ve farklı yaşam tarzlarını bir araya getiren güçlü bir sosyal platform oluşturur.
Toplumun Her Kesiminden Katılım
Sosyal Ankara etkinlikleri yalnızca kültürlerarası değil, aynı zamanda meslekler arası bir buluşma alanıdır.
Katılımcı profilimiz oldukça geniştir ve şunları içerir:
• Hakimler ve savcılar
• Avukatlar
• Doktorlar ve sağlık çalışanları
• Emniyet mensupları
• Akademisyenler
• Öğretmenler
• Bürokratlar ve memurlar
• Girişimciler, özel sektör profesyonelleri
• Üniversite öğrencileri ve genç lider adayları
Bu çeşitlilik sayesinde her etkinlik; bilgi, deneyim ve yaşam perspektiflerinin iç içe geçtiği zengin bir sosyal etkileşim zemini sunar.”
Sosyal Ankara programı, yalnızca salon etkinlikleriyle sınırlı değildir. Katılımcılara hem entelektüel hem de gündelik yaşamın içinde aktif roller sunar:
• Kültür günleri ve tematik buluşmalar
• Uluslararası mutfak tadımları ve tanıtımları
• Film gösterimleri, müzik dinletileri, edebiyat akşamları
• Doğa yürüyüşleri ve kır gezileri
• Sıcak sohbet buluşmaları ve gündelik kahve toplantıları
• Küçük gruplar halinde “masa etrafı” diplomasi sohbetleri
İş dünyası temsilcileriyle üyeleriniz arasında nasıl bir sinerji yaratıyorsunuz ve bu ağ yeni fırsatları nasıl doğuruyor?
”Ankara Cemiyeti’nin iş dünyasıyla bağları oldukça güçlü.
Ankara’da Diplomasi ile Ekonomiyi Buluşturan Bir Zemin
Ankara Cemiyeti, yalnızca kültürel ve diplomatik alanlarda değil; aynı zamanda iş dünyası ile sosyal yaşam arasında köprü kuran çok yönlü bir platformdur.
İş dünyasıyla kurulan ilişkiler; vizyon, deneyim ve kaynak paylaşımını mümkün kılarak, topluluk içindeki bireylerin hem profesyonel hem de kişisel gelişimini destekler.
Bu sinerji sayesinde:
• Üyeler yeni iş birliklerine adım atar,
• Girişimciler yatırımcılarla tanışır,
• Kurumlar arası etkileşim güçlenir,
• Uluslararası ticaret, marka ortaklığı, proje bazlı danışmanlık gibi fırsatlar gelişir.”
Diplomatik misyonlarla ortak projeler yürütmek, Ankara Cemiyeti’nin uluslararası alandaki etkisini nasıl güçlendiriyor?
Bu projeler Türkiye’nin küresel imajına nasıl katkı sağlıyor?
“Yurtta sulh, cihanda sulh.” – Mustafa Kemal Atatürk
Bu evrensel ilke, Ankara Cemiyeti’nin diplomasiye yaklaşımının temel taşını oluşturur.
Atatürk’ün yalnızca barışı değil, çok taraflı kültürel diyalogu esas alan vizyonu, bugün Cemiyet’in yürüttüğü projelerde yeniden hayat bulmaktadır.
“Bir memleketin en mühim davası, dış münasebetlerinde izlediği yoldur.” – İsmet İnönü
Diplomasiyi bir yön çizme meselesi olarak gören bu yaklaşım, Ankara Cemiyeti’nin dış temsilciliklerle kurduğu yapıcı ve stratejik ilişkilerde kendini açıkça gösterir.
Cemiyet, dış dünyayla kurulacak …
Ankara Cemiyeti’nin gelecekteki hedefleri neler?
Önümüzdeki yıllarda hangi yeni projeler veya girişimler üzerinde çalışmayı planlıyorsunuz?
”Ankara Cemiyeti, geçmişin değerli birikiminden güç alarak, geleceğe dönük etkili ve sürdürülebilir projeler geliştirmeye devam etmektedir.
Önümüzdeki yıllarda hedefimiz, yalnızca başkent Ankara’da değil; uluslararası sahnede de görünür ve yön verici bir aktör haline gelmektir.
Küresel Açılım: Tokyo Society ve Washington Society
Ankara Cemiyeti’nin en iddialı ve stratejik hedeflerinden biri, kendi geliştirdiği sosyal-diplomatik modelin benzerlerini yurtdışındaki diplomatik başkentlerde kurumsallaştırmaktır.
Bu kapsamda:
• 🇯🇵 Tokyo Society
• 🇺🇸 Washington Society
adları altında, Ankara Cemiyeti’nin felsefesini taşıyan kardeş topluluklar kurulması hedeflenmektedir.
Bu yapılar:
• Bulundukları ülkelerde Türkiye’yi kültürel ve diplomatik düzlemde temsil edecek,
• O ülkedeki gençlerle, diplomatlarla, sanatçılarla ve iş dünyasıyla entegre etkinlikler düzenleyecek,
• Türkiye’nin yumuşak gücünü ve çağdaş vizyonunu dünya sahnesine taşıyacaktır
Bu açılım, Ankara Cemiyeti’ni küresel bir kültürel diplomasi markasına dönüştürme yolunda tarihi bir adım olacaktır.”